sayfa içeriği
    • www.askerihukuk.net
    • Türk Askeri hukuku ile ilgili konularda bilgi sunumu
    • www.askerihukuk.net
    • Türk Askeri Hukuku ile ilgili hususlarda bilgi sunumu
BÖLÜMLER
HABER BAŞLIKLARI
TBMM.de 22.5.2012 günü görüşülerek kabul edilen "Askerlik Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı" Genel Kurul Tutanakları, Tasarı Metni ve Komisyon Raporu

Değerli Ziyaretçiler ,Türkiye Büyük Millet Meclisi nin 24. Dönem 2. Yasama Yılı 109. Birleşim 22 Mayıs 2012 Salı günü görüşülen ve kabul edilen "248 Sıra Sayılı  Askerlik Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair  Kanun Tasarısı (1/618)"nın Genel Kurul Tutanaklarını ve Tasarı metnini bilgilerinize sunuyoruz. 


Tutanaklar için tıklayınız.

- Askerlik Kanunu ile Bazı Kanunlarda DeğişiklikYapılmasına Dair Kanun Tasarısı ve Milli SavunmaKomisyonu Raporu(1/618) için tıklayınız.

 

GENEL GEREKÇE

Askerlik çağına giren yükümlülerin ilk yoklamaları 1 Ocak-30 Haziran, o yıl askerlik çağına girenler ile askerlikleri bir önceki yıldan ertelenmişlerin son yoklamaları, 1 Temmuz-31 Ekim yedeklik yoklaması ise 1 Ocak-31 Ekim günleri arasında yapılmaktadır.

MERNİS, Adres Kayıt Sistemi ve Millî Savunma Bakanlığı Bilgi Sisteminin yürürlüğe girmesi ile birlikte ilk yoklama faaliyetleri ile yedeklik yoklamasına ihtiyaç kalmamıştır.

Askerlik meclisleri illerde vali veya vali yardımcısı, askerlik şubesi başkanı, iki hekim ile il nüfus ve vatandaşlık işleri müdüründen, ilçelerde ise kaymakam, askerlik şubesi başkanı, iki hekim ve nüfus müdüründen oluşmaktadır. Askerlik meclislerinde yapılan son yoklamada, yükümlülerin askerliğe elverişli olup olmadıkları, tahsilleri, meslek ve nitelikleri ile kimlik bilgilerinin tespiti yapılmaktadır.

Bunlardan gözle görülür rahatsızlığı bulunanlara, “askerliğe elverişli değildir, ertesi yıla bırakma veya sevk geciktirmesi” kararlı raporlar tanzim edilmekte, askerlik meclisince haklarında karar verilemeyenler ise en yakın asker hastanesine sevk edilmektedirler.

Askerlik meclisleri, işlem yoğunluğu az olan askerlik şubelerinde yılda 3 ila 5 gün, işlem yoğunluğu fazla olanlarda ise 10 ila 20 gün süreyle teşkil edilmektedir. Askerlik meclisinin kurulu olmadığı diğer zamanlarda yükümlülerin son yoklamaları, varsa en yakın askeri sağlık kuruluşunda, yoksa resmi sivil sağlık kuruluşunda yapılmaktadır. Askerlik şubelerinin bulunduğu yerlerin büyük çoğunluğunda askeri sağlık kuruluşu olmadığı göz önüne alındığında, askerlik meclisinin toplanmadığı zamanlarda yükümlülerin son yoklamaları resmi sivil sağlık kuruluşunda yapılmakta ve bu sağlık kuruluşlarınca önemli rahatsızlığı olduğu tespit edilenler askerlik şubelerince en yakın asker hastanesine sevk edilmektedirler. Son yoklama süresinin kısa olmasından dolayı yükümlüler yoklama kaçağı kalmaktadırlar. Askerlik meclisinin kısa sürelerle teşkil edilmesi, özellikle büyükşehirlerde ve turizm yörelerindeki askerlik şubelerinde kalabalıklara neden olmaktadır.

926 sayılı Türk Silâhlı Kuvvetleri Personel Kanununun 14 üncü maddesi gereğince en az dört yıl süreli fakülte veya yüksekokulları bitirenler, Genelkurmay Başkanlığınca gösterilecek lüzuma göre muvazzaf subay istihdam edilebilmektedir. Askeri hakim sınıfı dışında diğer sınıflarda sınavı kazananlar, subay nasbedilerek Türk Silahlı Kuvvetlerinde göreve başlamakta, müteakiben Subay Temel Askerlik ve Subaylık Anlayışı Kazandırma Eğitimine tabi tutulmaktadırlar. Bu durumda, askerlikle ilgili yeterli tecrübesi olmayan ve henüz hiçbir askeri eğitim verilmemiş kişilere, askerlik gibi çok farklı yetki ve sorumluluklar içeren bir statü tevdi edilmektedir. Bu kişiler birçok yükümlülükleri hakkında bilgi sahibi olmaksızın, Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarının bir kısmının astı, büyük bir kısmının ise üstü konumuna gelmektedirler. Türk Silahlı Kuvvetlerinin hiyerarşik yapısı, emir komuta ilişkisi, askerliğin temel değerleri ve hizmet şartları hakkında bilgi sahibi olmayan bu personelin teğmen rütbesi ile Türk Silahlı Kuvvetleri mensupları arasına dahil edilmesi, Türk Silahlı Kuvvetlerinin disiplin anlayışına zarar verebilmektedir.

Askeri öğrenciler ile erbaş ve erlere ödenmesi gereken harçlıklar küsuratlı çıktığından, gerek elden dağıtımda, gerekse bankacılık sistemiyle yapılan ödemelerde küsuratlı miktarın tedavüldeki para ile gerçekleştirilmesinde sıkıntı yaşanmakta ve personel banka kartı ile hak ettiği harçlığın tamamını çekememektedir.

13/2/2011 tarihli ve 6111 sayılı Kanun ile 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi personelin özlük haklarında çeşitli değişiklikler yapılmıştır. Bu değişikliklerden; doğum esnasında veya doğumdan sonraki aylıklı izin döneminde eşi vefat eden personele eşe verilen süre kadar izin verilmesi, eşi doğum yapan personele izin verilmesi, kendisi veya çocuğu evlenen personele izin verilmesi, eşinin anne, baba veya kardeşi vefat eden personele izin verilmesi, personelin bakmaya mecbur olduğu veya refakat etmediği takdirde hayatı tehlikeye girecek ana, baba, eş ve çocukları ile kardeşlerinden birinin ağır bir kaza geçirmesi veya önemli bir hastalığa tutulmuş olması hallerinde verilen üç ay aylıksız iznin, üç ay aylıklı izne çevrilmesi ve istemesi halinde bu süreye ilave olarak altı aya kadar aylıksız izin verilebilmesi, doğum yapan kadın subay ve astsubaylara verilen altı ay aylıksız iznin, oniki aya çıkarılmasına ilişkin düzenlemeler, Türk Silahlı Kuvvetleri mevzuatına yansıtılmıştır.

Fakülte ve yüksekokul mezunu uzman jandarmalar, kamudaki emsallerinin aksine halen 11 inci dereceden göreve başlamakta ve 3 üncü dereceye kadar yükselebilmektedirler. Kamuda çalışan benzer statüdeki personel dikkate alınarak uzman jandarmalarının statüleri yeniden düzenlenmiş, 10 uncu derecenin 1 inci kademesinden göreve başlamaları ve 1 inci dereceye yükselebilmeleri sağlanmıştır.

Öğretim üyesi olabilmek için gerekli olan sürelerin uzunluğu düşünüldüğünde, sözleşmeli subay olarak istihdam edilen öğretim üyelerinin muvazzaf subaylığa geçiş için öngörülen 7-12 yıllık fiili hizmet süresi şartını karşılamaları çok güç olmaktadır. Öğretim üyesi olmuş sözleşmeli subaylardan fiili hizmet süresinin aranmaması ve bunlardan muvazzaf olarak daha uzun süreler istifade edilmesinde kamu yararı bulunmaktadır.

Anayasa Mahkemesi, 16/6/2011 tarihli ve E. 2010/32 ve K. 2011/105 sayılı Kararı ile, askeri hakimlerin görev suçlarından dolayı Askeri Yargıtay yerine en yakın askeri mahkemelerde yargılanmalarına ilişkin 357 sayılı Kanunun 25 inci maddesinin ikinci fıkrasını Anayasaya aykırı bularak iptal etmiş ve kararın Resmi Gazetede yayımlanmasından başlayarak 1 yılsonra yürürlüğe girmesine karar vermiştir. Bu karar 27/10/2011 tarihli ve 28097 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmıştır. Kararın gerekçesinde; “... ayrıca, mahkemelerin ve hakimlerin bağımsızlığı ilkesi, adli, idari ve askeri, hiçbir ayrım gözetilmeksizin tüm mahkemeler ve hakimler için söz konusudur. Nitekim Anayasa’nın 145. maddesinden, bağımsızlığı zayıflatan “askerlik hizmetlerinin gerekleri” sözcükleri çıkarılmak suretiyle bu durum netleştirilmiştir.

Bağımsız mahkemelerde adil yargılanma bakımından, tüm hakim ve savcılar aynı durumdadır. Aynı anayasal yargı fonksiyonunu yerine getiren askeri hakim ve savcıların da adli ve idari yargı hakim vesavcıları ile aynı teminatlara sahip olması gerekmektedir. Hakim ve savcıların, görevleriyle ilgili veya görevleri sırasında işledikleri suçlardan dolayı soruşturma ve kovuşturma usulü, yargı erkinin niteliği ve bu görevin yerine getirilmesinden beklenen kamu yararı nedeniyle diğer kamu görevlilerinden farklı olmakla birlikte, bu farklılığın, adli, idari veya askeri yargı alanlarında görev yapan hakim ve savcıların kendi aralarında bulunması Anayasa’nın 10. maddesiyle de bağdaşmaz.” tespitine yer verilmiştir.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi 29/9/2009 tarihli Dikel/Türkiye Kararında, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Başsavcılık düşüncesinin taraflara tebliğ edilmemesini Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6 ncı maddesine aykırı bulmuştur.

Tasarı ile;

1) Askerlik şubesi başkanlıklarınca kısa sürelerle teşkil edilen ve etkinliği kalmayan askerlik meclislerinin kaldırılması,

2) İlk yoklama ile yedeklik yoklama işlemlerinin kaldırılması,

3) Yükümlülerin sağlık muayenelerinin, sürekli rahatsızlıklarını, kullandığı ilaçları, geçirmiş olduğu ameliyat ve operasyonların kayıtlarını tutan aile hekimlerince yapılmasına imkan sağlanması,

4) Asker hastanesi bulunmayan yerlerde engelli, yatalak, uzuv kaybı gibi gözle görülür rahatsızlığı bulunanlar hakkındaki “askerliğe elverişli değildir, sevk geciktirmesi veya ertesi yıla bırakma” kararlı sağlık raporlarının, askerlik şube başkanı ile mülki amirliklerce görevlendirilecek resmi iki tabipten oluşan geçici sağlık kurulunca verilmesi,

5) Yükümlülerin aile hekimi, resmi sivil sağlık kuruluşları veya asker hastanelerindeki muayene işlemlerinden herhangi bir ücret veya katkı payı alınmaması,

6) Yoklama süresinin uzatılması ve buna bağlı olarak yoklama kaçağı sayısının azaltılması,

7) 83 üncü, 84 üncü, 85 inci, 87 nci ve 94 üncü maddeler gereğince il veya ilçe idare kurullarınca yükümlülere idari para cezası verilmesi uygulamasına ve bundan kaynaklı vatandaş şikayetlerine son verilmesi,

8) Askerlik meclislerinin kaldırılmasına paralel olarak, bu meclislerin toplu olmadığı zamanlarda askerlik kararlarının il veya ilçe idare kurullarınca alınması uygulamasına son verilmesi,

9) Günümüzde bir çok üniversitede okula devam mecburiyeti bulunmaması ve sınıf geçme yerine ders geçme uygulamasına geçilmesi nedeniyle, fakülte ve yüksekokul öğrencilerinin askerlik ertelemesi şartlarından olan okula devam mecburiyeti ve iki yıl üst üste sınıfta kalmama zorunluluğunun kaldırılması,

10) Dış kaynaktan temin edilen muvazzaf subay adaylarının, rütbe takmadan önce subay temel askerlik ve subaylık anlayışı kazandırma eğitimine tabi tutulmaları,

11) Yakınlarının doğum, ölüm ve ağır hastalığı hallerinde Türk Silahlı Kuvvetleri personeline verilecek izinlerin yeniden düzenlenmesi,

12) Astsubayların birinci dereceye yükselebilmelerine imkân tanınması,

13) Askerlik hizmeti sırasında veya bitirdikten sonra fakülte ve yüksekokulları bitirenlere sözleşmeli subay veya astsubay olabilme imkanı tanınması,

14) Askeri öğretim kurumlarında görevli öğretim elemanı sivil personele, eşiti subaylar gibi sosyal tesis ve lojmanlardan istifade imkânı tanınması,

15) Anayasa değişiklikleri ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasa Mahkemesi kararları doğrultusunda, mahkemelerin bağımsızlığı ve hakimlik teminatı ilkeleri esas alınarak 357 sayılı Kanun, 27/6/1972 tarihli ve 1600 sayılı Askerî Yargıtay Kanunu, 4/7/1972 tarihli ve 1602 sayılı Askerî Yüksek İdare Mahkemesi Kanunu, 25/10/1963 tarihli ve 353 sayılı Askerî Mahkemeler Kuruluşu ve Yargılama Usulü Kanununda değişiklikler yapılması,

amaçlanmıştır.

MADDE GEREKÇELERİ

Madde 1- Madde ile, yoklama devri askerlik çağının başlangıcından muvazzaflık hizmetinin başlangıcına kadar geçen süre olarak belirlenmiş ve seferberlik veya olağanüstü hallerde 19 yaşında bulunanların askere alınmalarına imkân tanıyan düzenleme yürürlükten kaldırılmıştır.

Madde 2- Madde ile, her yıl 1 Ocak-30 Haziran tarihleri arasında yapılan yoklama ve 1 Temmuz- 31 Ekim tarihleri arasında yapılan son yoklama uygulamasına son verilerek yoklama işlemleri, 1 Ocak gününden başlamak üzere yaklaşık 14 aylık süreye yayıldığından, madde metninde yer alan son yoklama ibareleri yoklama olarak değiştirilmiştir.

Madde 3- Madde ile, askeralma işlemlerinin Millî Savunma Bakanlığınca yürütülmesi amaçlanmıştır.

Madde 4- Madde ile, askerlik yoklaması yeniden tanımlanmıştır. MERNİS, Adres Kayıt Sistemi ve Millî Savunma Bakanlığı Bilgi Sisteminin yürürlüğe girmesi ile birlikte uygulama alanı kalmayan ilk yoklama ve son yoklama işlemleri kaldırılarak yoklama, yükümlülerin askerliğe elverişlilik ve öğrenim durumları ile meslek ve niteliklerinin belirlenmesi işlemlerini kapsayacak şekilde yeniden tanımlanmıştır.

Yükümlülerin yoklama işlemleri yaklaşık 14 aylık bir süreye yayılmıştır. Böylelikle, yoklama kaçağı sayısı ve yoklama dönemlerinde askerlik şubeleri önünde oluşan yükümlü yoğunluğu azaltılmış olacaktır.

Yükümlülerin sağlık muayenelerinin, resmi sivil sağlık kuruluşları ile askeri hastanede görevli tek tabipler dışında, askerlik işlemleri için başvurduğu yerde kayıtlı oldukları aile hekimleri tarafından yapılmasına imkan tanınmıştır. Türk Silahlı Kuvvetleri Sağlık Yeteneği Yönetmeliğinde belirtilen usul ve esaslara göre yapılacak sağlık muayenelerinin, yükümlünün sürekli rahatsızlıklarını, geçirdiği ameliyat ve operasyonlar ile kullandığı ilaçları bilen aile hekimince yapılmasının daha sağlıklı sonuçlar doğuracağı değerlendirilmektedir. Aile hekimi veya resmi sivil sağlık kuruluşunca hakkında karar verilemeyenler en yakın asker hastanesine sevk edileceğinden, asker hastanelerinde oluşan yığılmalarda önlenmiş olacaktır.

Yükümlüler hakkında askerliğe elverişli değildir, sevk geciktirmesi veya ertesi yıla bırakma kararlı sağlık raporlarını tanzim etme yetkisi asker hastanesi sağlık kurullarına verilmiştir. Ancak asker hastanesi bulunmayan yerlerde engelli, yatalak, uzuv kaybı, kilo fazlalığı, boy kısalığı gibi gözle görülür rahatsızlığı bulunanlar hakkındaki sağlık raporu, askerlik şube başkanı ile mülki amirliklerce görevlendirilen resmi iki tabipten oluşan geçici sağlık kurulunca verilebilecektir. Böylelikle, Özürlü veya ağır hasta yükümlülerin sağlık kurulu raporu alabilmek için ikametgahlarından ayrılmaları nedeniyle çektikleri sıkıntılara son verilmiş olunacaktır.

Aile hekimi, resmi sivil sağlık kuruluşu ve asker hastanelerinde yapılacak sağlık muayenelerinden herhangi bir ücret veya 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu kapsamında katkı payı alınmayacaktır.

Yoklama işlemlerini müteakip askere sevk edilecek yükümlülerin askerlik hizmetini hangi sınıfta yerine getirecekleri, Millî Savunma Bakanlığınca belirlenecektir.

Madde 5- Madde ile, illerde vali veya yardımcısı, askerlik şubesi başkanı, iki hekim ve il nüfus ve vatandaşlık işleri müdüründen, ilçelerde kaymakam, askerlik şubesi başkanı, iki hekim ve nüfusmüdüründen oluşan, yükümlülerin tahsil, mesleki ve kimlik bilgileri ile sağlık durumlarını tespit eden ve yılda ortalama 3 ila 20 gün süreyle teşkil edilen askerlik meclisleri, günün gelişen koşullarında etkinliğini yitirdiğinden kaldırılmaktadır. Bu işlemler bundan böyle askerlik şubeleri eliyle yürütülecektir.

Madde 6- Madde ile, 1 Temmuz-31 Ekim tarihleri arasında yapılan son yoklama uygulamasına son verilerek yoklama işlemleri 14 aylık döneme yayıldığından, madde metninde yer alan son yoklama işlemi yoklama olarak değiştirilmiş ve asker hastanesine sevkedilenlerin buralarda teşhis amacıyla geçirdiği sürelerdeki iaşe bedelinin Devletçe ödenmesi benimsenmiştir.

Madde 7- Madde ile, 1 Temmuz-31 Ekim tarihleri arasında yapılan son yoklama uygulamasınason verilerek yoklama işlemleri 14 aylık döneme yayıldığından, madde metinlerinde yeralan ilk ve son  yoklama işlemleri yoklama olarak değiştirilmiştir.

Madde 8- Madde ile, askerlik işlemlerinin ertelenmesine neden olan hallerden bazıları yeniden düzenlenmiştir.

(C) bendinde yapılan değişiklikle, lise veya dengi okullar ile fakülte ve yüksekokullarda öğrenim görenlerin askerliklerinin, bitirdiği okulun dengi veya daha aşağı seviyedeki bir öğretim kurumuna kayıt yaptırmamak, yoklama kaçağı veya bakaya kalmamak ve 29 yaşını geçmemek kaydıyla mezun oluncaya veya ilişkileri kesilinceye kadar ertelenmesine imkân tanınmaktadır. Yurtdışında öğrenim görenlerin askerlikleri de öğrenciliklerinin Türkiye’de tanınmasını müteakip aynı esaslara göre ertelenebilecektir.

Ancak bu bent uyarınca askerlikleri ertelenenler, seferberlik halinde ihtiyaca göre asker edilebileceklerdir.

Bu kapsamda yükümlülerin öğrenim gördükleri okullar, ilişik kesme, mezuniyet, kayıt dondurma gibi durum değişikliklerini, bu değişikliğin gerçekleştiği tarihten itibaren iki ay içerisinde kayıtlı bulundukları askerlik şubelerine bildirmekle yükümlü kılınmışlardır.

(D) bendinde yapılan değişiklikle, kardeş sevk tehirinde bulunulabilmesi için ananın dul olması şartı kaldırılmış, günümüz şartlarında 15 yaşından küçük bir çocuğun aile bütçesine katkı sağlamasındaki zorluk dikkate alınarak, kardeş sevk tehirinde 20 yaşından küçük olanların dikkate alınmaması esası benimsenmiştir.

Madde 9- Madde ile, yükseköğrenim yapabilmelerini sağlamak amacıyla; lise ve dengi okul mezunlarının askerliklerinin mezuniyetlerini müteakip üç yıl, 29 yaş sınırı esas alınarak fakülte veya yüksekokullardan ilişiği kesilenler ile yüksekokul mezunlarının askerliklerinin ise iki yıl ertelenebilmesi, bu süre içerisinde isteyenlerin silah altına alınabilmesi, yeniden yüksek öğrenime başlamaları halinde ise askerliklerinin öğrencilik nedeniyle ertelenebilmesi ve bu kapsamda askerlikleri ertelenenlerin sağlık muayenelerinin ertelemelerinin sona ereceği yıl yapılması amaçlanmıştır.

Madde 10- Madde ile, askerlik meclisinin kaldırılması nedeniyle haklarında ertesi seneye bırakma kararı verilenler hakkında yapılacak işlemler yeniden düzenlenmiştir. Bu kapsamda, yükümlüler her yıl muayeneye tabi tutulacaklar, savaş zamanında Millî Savunma Bakanının emriyle yeniden muayene edilerek asker edilebilecekler ve zafiyet ve maluliyetleri beş sene süreyle devam edenler hakkında askerliğe elverişli olmadıkları yönünde karar verilecektir.

Madde 11- Madde ile, yoklama kaçağı kalanların muayenelerinin diğer yükümlüler hakkındaki hükümlere göre yapılması ve bunlar hakkında verilen sağlık kararına itiraz halinde yeniden muayeneye gönderilenlere yol ve iaşe bedeli ödenmemesi amaçlanmaktadır.

Madde 12- Madde ile, yoklamaları sonucu askerliğe elverişli olduğu tespit edilen yükümlülerin Millî Savunma Bakanlığı tarafından belirlenecek esaslara göre askere sevk edilmeleri amaçlanmıştır.

Madde 13- Madde ile, yedeklik yoklamasının kaldırılması nedeniyle, yedek personelin sağlık durumlarında meydana gelen değişikliklerin kontrolünün tüm yıla yayılması amaçlanmıştır.

Madde 14- Madde ile, çağrıya rahatsızlıkları nedeniyle icabet edemeyen ve durumlarını resmi sivil veya askeri hekim raporuyla ispat eden yedek erbaş ve erlerin iyileşinceye kadar birliklerine sevk edilmemesine imkân tanınması amaçlanmaktadır.

Madde 15- Madde ile, son yoklamanın kaldırılmasından dolayı yaşlarını değiştirenlerin askerlik işlemleri yeniden düzenlenmiştir. Buna göre, askerlik çağına girdikten sonra yapılan yaş değişiklikleri dikkate alınmayacak, yoklama sırasında nüfustaki yaşlarıyla vücut görünümleri uyumlu olmayanların yaşlarının düzeltilmesi için askerlik şubesi başkanı tarafından Cumhuriyet Savcısına müracaatta bulunulacak ve bu kişilerin yoklama ve askerlik işlemleri yargılama sonucuna göre yaptırılacaktır.

Madde 16- Madde ile, son yoklama işlemleri ve askerlik meclislerinin kaldırılması nedeniyle yoklama kaçakları hakkında yapılacak işlemler yeniden düzenlenmiştir.

Madde 17- 1111 sayılı Kanunun 86 ncı ve 89 uncu maddelerinde 31/3/2011 tarihli ve 6217 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle, yoklama kaçağı ve bakaya suçları, ilk kez yoklama kaçağı olan ve bakaya kalan yükümlüler için kabahata dönüştürülmüş ve idari para cezası yaptırımına bağlanmıştır.

Madde ile, yoklama kaçağı ve bakaya yükümlüler gibi talim ve manevra için çağrıldıkları halde özürsüz olarak gelmeyen yedek erbaş ve erlere ilk defasında 1111 sayılı Kanunun 89 uncu maddelerinde durumlarına uyan idari para cezası uygulanması düzenlenmiştir.

Öte yandan idari para cezası kesinleştikten sonra aynı eylemi yeniden işleyenler ile bu eylemi seferberlik ve savaş hallerinde işleyenler hakkında 1632 sayılı Askerî Ceza Kanununun 63 üncü maddesi uygulanacaktır. Anayasanın 145 inci maddesinde 7/5/2010 tarihli ve 5982 sayılı Kanunla yapılan değişiklik sonucu, savaş hali haricinde sivil kişilerin askeri mahkemelerde yargılanamayacağı kabul olduğundan, bu eylemi gerçekleştiren kişiler hakkında düzenlenecek suç dosyalarının askeri mahkemeler yerine Cumhuriyet Başsavcılıklarına gönderilmesi esası benimsenmiştir.

Madde 18- Madde ile, ilk ve son yoklama işlemlerinin kaldırılması nedeniyle madde metni yeniden düzenlenmiş ve yoklama kaçağı, saklı ve bakayaları bilerek resmi veya özel hizmete alanların Askerî Ceza Kanunu hükümleri uyarınca cezalandırılmaları benimsenmiştir.

Madde 19- Madde ile, saklılar hakkında yapılacak işlemler yeniden düzenlenmiştir. Bu kapsamda; saklılardan ele geçen veya kendiliğinden gelenler nüfus idarelerine gönderilecek, kayıt bilgilerinin askerlik şubelerine gönderilmesini müteakip yaşıtlarının durumuna göre haklarında işlem tesis edilecektir.

Madde 20- Madde ile, askerlik meclislerinin kaldırılması nedeniyle, bu meclisler tarafından alınan kararlar ve kurul üyeleri hakkındaki şikayet ve itirazlara ilişkin düzenlemeler madde metninden çıkartılmış, askeralma bölge ve şubelerinin askerlik işlemleri ile sağlık kuruluşlarının verdikleri raporlar hakkındaki şikayet, itiraz ve ihbarların gereğinin Millî Savunma Bakanlığınca yerine getirilmesi benimsenmiştir.

Madde 21- Madde ile, ilk yoklama ve son yoklama işlemleri ile askerlik meclislerinin kaldırılması, askerlik kararlarının il ve ilçe idare kurullarınca alınması uygulamasına son verilmesi nedeniyle 1111 sayılı Kanunun uygulanma imkânı kalmayan maddeleri yürürlükten kaldırılmaktadır.

Madde 22- Madde ile, muvazzaf subay adaylarından temel askerlik eğitimini tamamlamadan ayrılanlar ile muvazzaf subaylığa nasbedildikten sonra deneme süresinin bitimine kadar ayrılanların temel askerlik eğitiminde veya deneme süresinde geçen sürelerinin ne kadarının askerlik hizmetinden sayılacağı, bu kişilerin eksik kalan askerlik hizmetlerini ne şekilde tamamlayacaklarına ilişkin usul ve esasların düzenlenmesi amaçlanmıştır.

Madde 23- Madde ile, Adres Kayıt Sistemi ve Millî Savunma Bakanlığı Bilgi Sisteminin yürürlüğe girmesiyle birlikte yedek subay ve astsubayların her yıl 1 Ocak-30 Haziran tarihleri arasında yapılan yedeklik yoklaması uygulamasına son verilmesi amaçlanmıştır.

Sefer görev emri tebliğ edilen yedek subay ve yedek askeri memurların adres değişikliği bildiriminde bulunması ve bu yükümlülüğü yerine getirmeyenlerden idari para cezası alınması uygulamasına son verilmiştir.

Madde 24- 1111 sayılı Kanunun 86 ncı ve 89 uncu maddelerinde 31/3/2011 tarihli ve 6217 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle, yoklama kaçağı ve bakaya suçları, ilk kez yoklama kaçağı olan ve bakaya kalan yükümlüler için kabahata dönüştürülmüş ve idari para cezası yaptırımına bağlanmıştır.

Madde ile, yoklama kaçağı ve bakaya yükümlüler gibi talim ve manevra için çağrıldıkları halde özürsüz olarak gelmeyen yedek subay ve yedek askeri memurlara ilk defasında 1111 sayılı Kanunun 89 uncu maddesinde ön görülen ve eylemine uyan idari para cezasının uygulanması esası benimsenmektedir. İdari para cezası kesinleştikten sonra aynı eylemi yeniden işleyenler ile bu eylemi seferberlik ve savaş hallerinde işleyenler hakkında 1632 sayılı Askerî Ceza Kanununun 63 üncü maddesi uygulanacaktır.

Anayasanın 145 inci maddesinde 7/5/2010 tarihli ve 5982 sayılı Kanunla yapılan değişiklik sonucu, savaş hali haricinde sivil kişilerin askeri mahkemelerde yargılanamayacağı kabul olduğundan, bu eylemi gerçekleştiren kişiler hakkında düzenlenecek suç dosyalarının askeri mahkemeler yerine Cumhuriyet Başsavcılıklarına gönderilmesi esası benimsenmiştir.

Madde 25- Madde ile, yedeklik yoklamasının kaldırılması nedeniyle, 1076 sayılı Kanunun uygulama imkânı kalmayan maddeleri yürürlükten kaldırılmaktadır.

Madde 26- Madde ile, 1 Temmuz-31 Ekim tarihleri arasında yapılan son yoklama uygulamasına son verilerek yoklama işlemleri 14 aylık döneme yayıldığından, madde metninde yer alan son yoklama işlemi yoklama olarak değiştirilmiştir.

Madde 27- Madde ile, Anayasanın 145 inci maddesinde yapılan değişiklik doğrultusunda, asker kişiler hakkındaki ihbar ve şikayetlere uygulanacak usul, 2/12/1999 tarihli ve 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun paralelinde yeniden düzenlenmiştir.

Madde 28- Anayasa Mahkemesinin 8/10/2009 tarihli ve E. 2006/105 ve K. 2009/142 sayılı Kararı ile, teşkilatında askeri mahkeme kurulan kıt’a komutanı veya askeri kurum amiri tarafından askeri mahkeme ve askeri savcılık kadrolarında görev yapan askeri hakimlere idari sicil verilebilmesine yönelik düzenleme Anayasaya aykırı bulunarak, 357 sayılı Kanunun “Sicil belgeleri ve sicil üstleri” başlıklı 12 nci maddesinin bazı hükümleri iptal edilmiştir.

Anayasanın 145 inci maddesinde 5982 sayılı Kanunla yapılan değişiklik ile, askeri yargı organlarının kuruluşu, işleyişi ve askeri hakimlerin özlük işlerinin düzenlenmesi kriterlerinden biri olan “askerlik hizmetinin gerekleri” kavramı ile askeri hakimlerin yargı hizmeti dışındaki askeri hizmetler yönünden askeri hizmetlerin gereklerine göre teşkilatında görevli bulundukları komutanlık ile olan ilişkilerinin kanunla düzenleneceğine dair son cümlesi madde metninden çıkarılmıştır.

Anayasa değişikliği ve Anayasa Mahkemesi Kararı doğrultusunda, mahkemelerin bağımsızlığı ve hakimlik teminatı ilkeleri esas alınarak 357 sayılı Kanunun “Sicil belgeleri ve sicil üstleri” başlıklı 12 nci maddesi yeniden düzenlenmiştir. Bu kapsamda;

a) Askeri mahkeme kadrolarında görev yapan askeri hakimlere idari sicil verilmesi uygulamasına son verilmiştir.

b) Askeri savcılara idari sicil verilmesi uygulamasına son verilmiştir.

c) Savcılık hizmetlerinin bütünlük halinde yürütüldüğü dikkate alınarak, yardımcı askeri savcılara ve askeri savcı yardımcılarına yalnızca askeri savcı tarafından idari sicil verilmesi öngörülmüştür.

ç) Askeri mahkeme ve askeri savcılık kadroları dışında görev yapan askeri hakimlere sicil üstlerince idari sicil verilmesi benimsenmiştir.

d) Askeri mahkeme ve askeri savcılık kadrolarında görev yapan askeri hakimler ile adli müşavirlik ve disiplin subaylığı görevlerinde bulunan askeri hakimlere, birinci sınıfa ayrılsalar dahi mesleki sicil verilebilmesi esası kabul edilmiştir.

e) Askeri hakimler hakkında düzenlenecek sicil belgelerinin şekil ve kapsamının yönetmelikle belirlenmesi öngörülmüştür. Madde 29- 357 sayılı Kanunun 12 nci maddesi uyarınca, askeri hakimlik, askeri savcılık, adli müşavirlik ve adli müşavir yardımcılığı ile disiplin subaylığı görevlerinde bulunanlar hakkında mesleki sicil belgesi düzenlenmektedir. Bu görevlerde bulunan kişilerin görevleri sırasında yaptıkları işlemler ve verdikleri kararlar nedeniyle, bu görevlerden ayrılmalarından sonraki yıllarda da haklarında mesleki sicil notu verilebilmektedir.

Madde ile, haklarında mesleki sicil belgesi düzenlenecek askeri hakimlerin, mesleki sicil belgesi düzenlenemeyecek görev ve statüye geçmemiş olmaları şartıyla, görev yeri ve statülerinin değişmiş olmasının haklarında mesleki sicil notu verilmesine engel teşkil etmediği ve ayrıca verdikleri karar ve yaptıkları işlemlerin mesleki sicil notunun verildiği sicil dönemi içinde verilmesinin veya yapılmasının zorunlu olmadığı hususları düzenlenmek suretiyle, askeri hakim veya askeri savcıların yaptıkları işlem ve verdikleri kararlar nedeniyle görev yerleri ve statüleri değişse bile haklarında sonraki yıllarda da mesleki sicil notu verilebilmesi amaçlanmıştır.

Madde 30- Anayasa Mahkemesinin iptal kararı doğrultusunda askeri mahkeme kadrolarında görev yapan askeri hakimler ile askeri savcılara idari sicil verilmemesi esası benimsendiğinden madde ile, herhangi bir nedenle mesleki sicili bulunmayan askeri hakimlerin sicil şartı aranmaksızın kademe ilerlemesi yapabilmesine imkan sağlanmış ve anılan maddenin ikinci fıkrasının (d) bendi yürürlükten kaldırılmıştır.

Madde 31- Anayasanın 145 inci maddesinde yapılan değişiklik doğrultusunda madde ile, askeri hakimlerin birinci sınıfa ayrılma ve birinci sınıf olma kriterleri arasında yer alan “binbaşı rütbesinde bulunmak” ibaresi madde metninden çıkarılmış ve diğer kriterler de adli ve idari yargıda görevli hakim ve savcılara ilişkin hükümler paralelinde yeniden düzenlenmiştir.

Madde 32- Madde ile, halen adli ve idari yargıda görevli hakim ve savcılara ilişkin hükümler paralelinde 2802 sayılı Kanunun ek geçici 2 nci maddesinde düzenlenen askeri hakimlerin özlük haklarına ilişkin hususlar 357 sayılı Kanunda düzenlenmiş ve askeri hakimlerin aylık, ek gösterge, ödenek, yargı ödeneği, ek ödeme, mali ve sosyal haklar ve yardımlar ile diğer özlük hakları bakımından eşiti hakim ve savcılar hakkındaki hükümlere tabi oldukları vurgulanmıştır.

Madde 33- Madde ile, Anayasanın 145 inci maddesinde yapılan değişiklik ve Anayasa Mahkemesinin 8/10/2009 tarihli ve E. 2006/105, K. 2009/142 sayılı Kararı doğrultusunda mahkemelerin bağımsızlığı ve hakimlik teminatı esaslarına uygun olarak, askeri mahkeme ve askeri savcılıklarda görev yapan askeri hakimlere izin verilme usulü yeniden düzenlenmiştir.

Madde 34- Madde ile, askeri hakimler hakkındaki ihbar ve şikayetlerde yapılacak işlemler, adli ve idari yargıda görevli hakim ve savcılara ilişkin hükümler paralelinde yeniden düzenlenmiştir. Bu kapsamda, somut delillere dayanan isimsiz ve imzasız ihbar ve şikayetler hakkında da mutlaka araştırma ve inceleme yapılması ile şikayetten vazgeçilmesi halinde dahi başlatılmış olan disiplin soruşturmasının sonuçlandırılması esasları öngörülmüştür.

Madde 35- Madde ile, mahkemelerin bağımsızlığı ve hakimlik teminatı esaslarına uygun olarak askeri hakimler hakkındaki soruşturma ve kovuşturma usulü yeniden düzenlenmiş, görevlerinden dolayı veya görevleri sırasında işledikleri suçlar ile askeri yargıya tabi şahsi suçlarından dolayı haklarındaki kovuşturmanın en yakın askeri mahkeme yerine Askeri Yargıtayda yapılması öngörülmüştür.

Madde 36- Madde ile, askeri hakimler hakkında 16/6/1964 tarihli ve 477 sayılı Disiplin Mahkemeleri Kuruluşu, Yargılama Usulü ve Disiplin Suç ve Cezaları Hakkında Kanun uyarınca Askeri Yargıtayda yürütülecek kovuşturmalarda 477 sayılı Kanunun uygulanabilmesi amaçlanmıştır. Madde 37- Madde ile, mahkemelerin bağımsızlığı ve hakimlik teminatı esaslarına uygun olarak askeri hakimlerin genel yargıya tabi şahsi suçlarında soruşturma ve kovuşturma mercileri, adli ve idari yargıda görevli hakim ve savcılara ilişkin hükümler paralelinde düzenlenmiştir. Ayrıca, mahkemelerin bağımsızlığı ve hakimlik teminatı esaslarına uygun olarak askeri hakimler aleyhine açılacak tazminat davalarında, eşiti hakim ve savcılar hakkındaki hükümlerin uygulanması amaçlanmıştır.

Madde 38- Madde ile, Anayasanın 138 inci ve 139 uncu maddeleri doğrultusunda, askeri hakimlerin bağımsızlık, teminat ve ödevleri kanuni dayanağa kavuşturulmuştur.

Madde 39- Madde ile, Anayasanın 145 inci maddesinde yapılan değişiklik doğrultusunda askeri mahkeme ve askeri savcılık kadrolarında görevli askeri hakimlere hiçbir suretle askeri görev verilemeyeceği ve 357 sayılı Kanunun ek 10 uncu maddesinde sayılan askeri görevlerin yalnızca adli müşavirlik kadrolarında veya disiplin subaylığı görevlerinde bulunan askeri hakimlere verilebileceği esası benimsenmiştir.

Madde 40- Madde ile, 357 sayılı Kanunun ek 13 üncü maddesi ile aynı Kanuna ekli (1), (2) ve (3) sayılı cetveller yürürlükten kaldırılmıştır.

Madde 41- Madde ile, 357 sayılı Kanuna dört geçici madde eklenmiştir.

Geçici 9 uncu madde ile, askeri hakimlerin emeklilik kesenek ve karşılıkları ile emekli aylıkları ve ikramiyelerinin hesaplanmasında uygulanacak hükümler belirlenmiştir.

Geçici 10 uncu madde ile, halen askeri mahkemelerde kovuşturma yürütülen askeri hakimler hakkındaki dava dosyalarının Askeri Yargıtaya gönderilmesi öngörülmüştür.

Geçici 11 inci madde ile, görevde olan askeri hakimlerin birinci sınıfa ayrılma ve birinci sınıf olma tarihlerinin yeniden belirlenmesine imkan tanınmıştır.

Geçici 12 nci madde ile, Kanunda öngörülen yönetmeliklerin altı ay içinde yürürlüğe konulması hüküm altına alınmıştır.

Madde 42- Madde ile, Türk Silahlı Kuvvetlerinde görevli sivil memurların başarı belgesi almasına yönelik işlemlerin kolaylaştırılması amaçlanmıştır.

Madde 43- Madde ile, askeri hakim sınıfı dışında dış kaynaktan temin edilen muvazzaf subay adaylarının öncelikle Subay Temel Askerlik ve Subaylık Anlayışı Kazandırma Eğitimini almaları, müteakiben subay nasbedilmeleri, eğitim ve deneme süresi sonuna kadar geçen sürelerin askerlik hizmetinden sayılması öngörülmüştür. Bu dönemde Türk Silahlı Kuvvetlerinden ilişik kesilmesi söz konusu olursa, sağlık, disiplin, mükafat ve ceza işlemleri bakımından harp okulu öğrencilerinin intibak eğitiminde tabi olduğu kural ve müeyyideler kapsamında olmaları, tabip sınıfı muvazzaf subay adaylarında Devlet hizmeti yükümlülüğünü tamamlama şartı aranmaması, ancak muvazzaf subay nasbedilme tarihinden itibaren Türk Silahlı Kuvvetlerinde iki yıl görev yapmadan ayrılanların Devlet hizmeti yükümlülüğüne tabi tutulmaları amaçlanmıştır.

Madde 44- Madde ile, muvazzaf subay nasbedilmek üzere temel askerlik eğitimine alınacaklara ilişkin usul ve esasların yönetmelik ile düzenlenmesi amaçlanmıştır.

Madde 45- Madde ile, muvazzaf personelin mecburi hizmet yükümlülük süresinin 15 yıldan 10 yıla indirilmesi amaçlanmıştır.

Madde 46- Madde ile, muvazzaf personelin asgari 10 yıl olarak belirlenen mecburi hizmet süresinin Türk Silahlı Kuvvetlerinin hizmet ihtiyacı, personelin statüsünde ve/veya özlük haklarında değişiklik getiren eğitim, Öğrenim ve kurslar dikkate alınarak artırılması amaçlanmıştır.

Madde 47- Madde ile, temel askerlik eğitimine alınanlar subay nasbedilinceye kadar geçecek süre içerisinde Türk Silahlı Kuvvetlerinden istifa etmeleri halinde kendilerine yapılan masrafların kanuni faizleriyle birlikte geri alınmasına ilişkin düzenleme yapılmıştır. Madde 48- Madde ile, subay ve astsubaylara 126 ncı maddedeki mazeret izinleri dışında; eşinin doğum yapması, kendisinin veya çocuğunun evlenmesi, eşinin veya çocuğunun ölümü ile kendisinin veya eşinin ana, baba veya kardeşinin ölümü hallerinde isteği üzerine ilave izin verilmesi ve ağır hastalık hallerinde 3 aya kadar aylıklı, müteakiben istekleri halinde altı aya kadar aylıksız izin verilebilmesi ve bu izinlerin mecburi hizmet süresinden sayılması amaçlanmıştır.

Madde 49- Madde ile, doğumda veya doğum sonrasında aylıklı izin süresi içerisinde annenin ölümü halinde, subay veya astsubay olan babanın isteği üzerine anne için öngörülen süre kadar kendilerine izin verilmesi, doğum yapan personele çocuklarını emzirmeleri için verilecek süt izni süresinin başlangıç tarihi ile aylıklı izinlerinin bitiminden sonraki izin süresinin, evlat edinen kadın personele verilecek izinle ilgili hususların yeniden düzenlenmesi amaçlanmıştır. Ayrıca 128 inci maddede verilen izin sürelerinin rütbe bekleme sürelerinden sayılacağı hususu düzenlenmiştir.

Madde 50- Madde ile, harp okullarında, üniversite ve yüksekokullarda öğrenimde bulunan askeri öğrencilere, yedek subay okulu öğrencilerine, astsubay hazırlama ve astsubay meslek yüksek okulu öğrencilerine, kendi nam ve hesabına fakülte, yüksekokul veya meslek yüksek okullarını bitirenlerden astsubay naspedilmek üzere temel askerlik eğitimine alınanlara ödenen harçlıklardaki küsuratların tama tebliğ edilerek harçlıkların ödenmesinde kolaylık sağlanması amaçlanmaktadır. Ayrıca subay nasbedilmek üzere temel askerlik eğitimine alınanlara, asteğmenler için ilgili mevzuatında öngörülen aylık ve mali haklar ile sosyal yardımlardan (tayın bedeli hariç) aynen yararlandırılması amaçlanmıştır.

Madde 51- Madde ile, beş yıla kadar maaşsız izin verilebilme için gerekli olan “Bakanlar Kurulu Onayı”nın, personel kuvvet komutanlıklarına bağlı iseMillî Savunma Bakanı;Jandarma Genel Komutanlığı veya Sahil Güvenlik Komutanlığına bağlı ise İçişleri Bakanının onayışeklinde değiştirilmesi amaçlanmıştır.

Ayrıca, Birleşmiş Milletler ile Türkiye Cumhuriyetinin üye olduğu veya imzaladığı anlaşmalarla taraf bulunduğu diğer uluslararası kuruluşlar nezdinde ateşkesi denetlemek üzere gözlemci sıfatıyla görev alan veya barış gücünde görevlendirilen subay ve astsubaylara beş yıla kadar maaşlı izin verilebilmesi amaçlanmıştır.

Madde 52- Madde ile, 926 sayılı Kanuna iki ek madde eklenmiştir.

Ek 28 inci madde ile, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu kapsamında aylık bağlanan Türk Silahlı Kuvvetleri personelinin unvan ve rütbelerinin, görevdeki emsallerinin unvan ve rütbelerine yükseltilmesi ve haklarında yapılacak her türlü işlemde yükseltilen unvan ve rütbelerinin esas alınması amaçlanmıştır.

Ek 29 uncu madde ile, Türk Silahlı Kuvvetlerinin faaliyetleri ile ilgili alanlarda Genelkurmay Başkanına danışmanlık yapmak üzere, kadro şartı aranmaksızın ve diğer kanunların sözleşmeli personel çalıştırılması hakkındaki hükümlerine bağlı olmaksızın sözleşmeli olarak 10 kişiye kadar Genelkurmay Başkanı danışmanı çalıştırılabilmesi öngörülmüştür.

Madde 53- Madde ile, diğer kamu personelinde olduğu gibi, Türk Silahlı Kuvvetlerinde görevli personelin de 1 inci derecenin 4 üncü kademesine kadar yükselebilmeleri amaçlanmıştır.

Madde 54- Madde ile, Türk Silahlı Kuvvetleri personelinin 1 inci derecenin 4 üncü kademesine yükselebilmelerine imkân tanınması amacıyla gösterge tabloları yeniden düzenlenmiştir.

Madde 55- Madde ile, halen görevde bulunan personel ile emekli, adi malûllük, vazife malûllüğü aylığı bağlananlar ile dul ve yetim aylığı alanların intibaklarının yapılması amaçlanmıştır.

Madde 56- Madde ile, 357 sayılı Kanunun 25 inci maddesinde yapılan değişiklik doğrultusunda, görevlerinden dolayı veya görevleri sırasında işledikleri suçlar ile askeri yargıya tabi şahsi suçlarından dolayı askeri hakimler hakkındaki kovuşturmanın Askeri Yargıtayda yapılabilmesi amaçlanmıştır.

Madde 57- Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Kararlarında Başsavcılık düşüncesinin taraflara tebliğ edilmemesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6 ncı maddesinde düzenlenen adil yargılanma ilkesinin ihlali sayılmıştır. Bu doğrultuda madde ile, Başsavcılık düşüncesinin taraflara tebliğ edilmesi zorunlu hale getirilmiştirMadde 58- Madde ile, subay ve astsubaylara 126 ncı maddedeki mazeret izinleri dışında; eşinin doğum yapması, kendisinin veya çocuğunun evlenmesi, eşinin veya çocuğunun ölümü ile kendisinin veya eşinin ana. baba veya kardeşinin ölümü hallerinde isteği üzerine ilave izin verilmesi ve ağır hastalık hallerinde 3 aya kadar aylıklı, müteakiben istekleri halinde 6 aya kadar aylıksız izin verilebilmesi ve aylıksız izinli olarak geçirilen sürenin sözleşme süresinden sayılmaması amaçlanmıştır.

Madde 59- Madde ile, muvazzaf astsubaylığa geçenlerin mecburi hizmet süresinin 15 yıldan 10 yıla indirilmesi amaçlanmıştır.

Madde 60- Madde ile, askerlik yükümlülüğünü 16/6/1927 tarihli ve 1076 sayılı Kanun hükümlerine göre kısa dönem er olarak yerine getirenlerle, 21/6/1927 tarihli ve 1111 sayılı Askerlik Kanununa tabi erbaş ve er olarak yerine getirenlerden en az dört yıllık fakülte veya yüksekokul bitirenlerin de sözleşmeli subay olarak istihdam edilebilmesi amaçlanmaktadır.

Madde 61- Madde ile. sözleşmeli subay adaylarının ön sözleşmeyi müteakip askeri eğitime alınmaları amaçlanmıştır.

Madde 62- Madde ile, sözleşmeli subaylıktan muvazzaf subaylığa geçenlerin mecburi hizmet süresinin 15 yıldan 10 yıla indirilmesi, öğretim üyesi olarak atanmış olanlar için muvazzaf subaylığa geçişte aranan en az 7 yıl fiili hizmet şartının kaldırılması amaçlanmıştır.

Madde 63- Madde ile. sözleşmeli astsubaylıktan muvazzaf subaylığa geçenlerin mecburi hizmet süresinin 15 yıldan 10 yıla indirilmesi amaçlanmıştır.

Madde 64- Madde ile, Türk Silahlı Kuvvetleri nam ve hesabına yüksek lisans, doktora veya tıpta, diş tabipliğinde, veterinerlikte ve eczacılıkta uzmanlık veya doçentlik öğrenimine gönderilen sözleşmeli subaylara kıdem verilebilmesi amaçlanmıştır.

Madde 65- Madde ile, Harp Akademileri bünyesinde çalışan sivil öğretim elemanlarının öğretim elemanlığına ilişkin özlük hakları haricindeki hak ve yükümlülükleri açısından Türk Silahlı Kuvvetlerindeki sivil personele uygulanan hükümlere tabi olması ve Türk Silahlı Kuvvetlerindeki istisnai memurlara tanınmış olan bazı ilave sosyal haklardan istifade etmesi amaçlanmaktadır.

Madde 66- Madde ile, Harp Okulları bünyesinde çalışan sivil öğretim elemanlarının öğretim elemanlığına ilişkin özlük hakları haricindeki hak ve yükümlülükleri açısından Türk Silahlı Kuvvetlerindeki sivil personele uygulanan hükümlere tabi olması ve Türk Silahlı Kuvvetlerindeki istisnai memurlara tanınmış olan bazı ilave sosyal haklardan istifade etmesi amaçlanmaktadır.

Madde 67- Madde ile, Gülhane Askeri Tıp Akademisi bünyesinde çalışan sivil öğretim elemanlarının öğretim elemanlığına ilişkin özlük hakları haricindeki hak ve yükümlülükleri açısından Türk Silahlı Kuvvetlerindeki sivil personele uygulanan hükümlere tabi olması ve Türk Silahlı Kuvvetlerindeki istisnai memurlara tanınmış olan bazı ilave sosyal haklardan istifade etmesi amaçlanmaktadır.

Madde 68- Madde ile, astsubay meslek yüksekokulları bünyesinde çalışan sivil öğretim elemanlarının öğretim elemanlığına ilişkin özlük hakları haricindeki hak ve yükümlülükleri açısından Türk Silahlı Kuvvetlerindeki sivil personele uygulanan hükümlere tabi olması ve Türk Silahlı Kuvvetlerindeki istisnai memurlara tanınmış olan bazı ilave sosyal haklardan istifade etmesi amaçlanmaktadır.

Madde 69- Madde ile, er ve erbaşlara ödenen harçlıklardaki küsuratların tama iblağ edilerek harçlıkların ödenmesinde kolaylık sağlanması amaçlanmaktadır.

Madde 70- Madde ile, kılıç istihkakını alamayan hak sahipleri için 5143 sayılı Kanundaki bir yıllık müracaat süresinin üç yıla çıkarılması amaçlanmıştır.

Madde 71- Yürürlük maddesidir.

Madde 72- Yürütme maddesidir.

  
5099 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın
Site Haritası
Site Yöneticisi


Avukat Orhan ÇELEN


Korkut Reis Mah. İlkiz Sok.
Fatih Apt. No: 20/14

06430 Sıhhıye-ANKARA
TÜRKİYE           
TEL: 0 542 427 44 72
         0 312 229 97 57

Jandarma subayı iken ANKARA Üniversitesi Hukuk Fakültesini bitirdi ve 1983 yılında sınıf değiştirerek askeri hakimliğe geçti. Askeri savcı, askeri hakim, adli müşavir yrd., disiplin sb.lığı, şb. md.lüğü gibi çeşitli görevlerde bulundu. (E.) Hakim Alb. Orhan ÇELEN; Şubat 1999’da kendi isteğiyle KKK.lığından emekliye ayrıldı. Halen ANKARA Barona kayıtlı olarak serbest avukatlık yapmaktadır.
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi141
Bugün Toplam408
Toplam Ziyaret1411648
Saat
Hava Durumu
Sitemize destek verin
Resimli özlü sözler

Üyelik Girişi