sayfa içeriği
    • www.askerihukuk.net
    • Türk Askeri hukuku ile ilgili konularda bilgi sunumu
    • www.askerihukuk.net
    • Türk Askeri Hukuku ile ilgili hususlarda bilgi sunumu
BÖLÜMLER
HABER BAŞLIKLARI
EMRE İTAATSİZLİKTE ISRAR SUÇUNDAN YARGILANAN SİVİL MEMURUN DAVASI ADLİ YARGI YERİNDE GÖRÜLMESİ GEREKİR.

Değerli Ziyaretçiler, 22 Mart 2013 tarihli ve 28595 sayılı Mükerrer Resmi Gazete'de Uyuşmazlık Mahkemesi Kararlarına yer verildi. Bu kararlardan birisi de sivil memurların hangi mahkemede yargılanacağına ilişkin bir karar. Karar metnini aşağıya çıkarmış bulunuyoruz.

 

Uyuşmazlık Mahkemesi Başkanlığından:

ESAS NO: 2013/3

KARAR NO: 2013/6

KARAR TR: 04.02.2013

(Ceza Bölümü)

ÖZET: Türk Silahlı Kuvvetleri kadro ve kuruluşlarında çalışan sivil personel statüsünde bulunan sanık hakkında “emre itaatsizlikte ısrar” suçu nedeniyle açılan kamu davasının, 353 sayılı Yasa’nın 10. maddesinin birinci fıkrası (C) bendinin Anayasa Mahkemesi kararı ile iptal edilmesi nedeniyle ADLİ YARGI yerinde görülmesinin gerektiği hk.

K A R A R

Davacı: K.H.

Sanık: Y.S.

O L A Y: Trabzon Askerlik Dairesi Başkanlığı Personel Kısım Amirliği emrinde görevli sanık sivil memur Y.S.’in, 12.5.2008 günü, evrak güvenliği ile ilgili bir sunum hazırlayıp 14.5.2008 günü görevli tüm personele anlatması konusunda sözlü emir veren Personel Kısım Amiri Per. Yzb. Ö.S.’ya 14.5.2008 günü saat 15.00 sıralarında sunumu hazırlayıp hazırlamadığını sorduğunda “yapmıyorum” demesi üzerine, 15.5.2008 günü saat 10.00’a kadar ilave süre verdiğini söyleyen ve 15.5.2008 günü sunumun hazır olup olmadığını soran Ö.S.’ya “dün cevabımı vermiştim, yapmıyorum” dediği, bunun üzerine, bir müddet sonra Per. Yzb. Ö.S.’nın sanığa “Daire Başkanınınemri, evrak güvenliği hakkında makale hazırlayacaksın” dediği, 2-3 gün kadar sonra da “Daire Başkanının emri, evrak güvenliği konusunda sunum ve slayt hazırlayacaksın” dediğinde sanığın “ işlerim yoğun, sunum slayt konusunda herhangi bir bilgim yok, bu nedenle bu görevi yapamayacağım” ve ertesi gün tekrar sorulduğunda “yapamadım” dediği, böylece sanığın kendisine sözlü tebliğ edilen hizmet emrinin gereğini hiçyapmayarak “emre itaatsizlikte ısrar” suçunu işlediği ileri sürülerek, eylemine uyan 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu’nun 87/1. maddesi uyarınca cezalandırılması istemiyle 48. Motorlu Piyade Tugayı Komutanlığı Askeri Savcılığı’nın 26.6.2008 gün ve E:2008/505, K:2008/295 sayılı iddianamesiyle kamu davası açılmıştır.

48. Motorlu Piyade Tugay Komutanlığı Askeri Mahkemesi’nce, sanığın yüklenen eylem nedeniyle cezalandırılmasına karar verilmiş, Askeri Yargıtay 4. Dairesi’nce, hükmün eksik soruşturma nedeniyle bozulmasına karar verilmesi üzerine, Mahkemece bu kez sanığın yüklenen eylem nedeniyle beraatine karar verilmiş, Askeri Yargıtay4. Dairesi, hükmün sübut yönündenbozulmasınakararverince,Mahkemebukezbozma kararına direnilmesine ve sanığın beraatine karar vermiş, Askeri Yargıtay Daireler Kurulu’nca, kararın direnme niteliğinde olmayıp, Dairenin bozma kararına eylemli uyma (sebat) suretiyle verilmiş yeni bir hüküm olduğu sonucuna varıldığı açıklanarak, dava dosyasının Askeri Yargıtay 4. Dairesi’ne gönderilmesine karar verilince, ynıDairebu kez,beraat hükmünün sübuttan bozulmasına karar vermiş,bunun üzerine Mahkemece, sanığın cezalandırılmasına ilişkin olarak verilen karar bu kez aynı Daire’ce tekrarsübut nedeniyle bozulmuş, Askeri Yargıtay Başsavcılığı’nın itirazı üzerine, Askeri Yargıtay Daireler Kurulu’nca, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin aynı konu ile ilgili olarak, askeri mahkemelerin sivil kişileri yargılama yetkisinin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6/1. maddesindeki adil yargılama ilkesine aykırı olduğu yönünde verdiği karara dayanarak, sanığın hangi mahkemede yargılanacağı hususunda ortaya çıkan uluslararası antlaşma ile 353, 1632 sayılı Yasalar ve ilgili mevzuat arasındaki uyuşmazlığın, Anayasa’nın 90. maddesinin son fıkrası kapsamında uluslararası antlaşma esas alınarak çözülmesi gerektiği açıklanarak, Askeri Yargıtay 4. Dairesi’nin kararının kaldırılmasına, mahkumiyet hükmünün görev yönünden bozulmasına karar verilmiştir.

48. MOTORLU PİYADE TUGAYI KOMUTANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ: 10.5.2012gün ve E:2012/559, K:2012/119 sayı ile, Askeri Yargıtay Daireler Kurulu Kararı gerekçe gösterilerek, sanığı yargılama görevinin adli yargı yerine ait olduğu nedeniyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeyen karar kesinleşerek, dava dosyası, Trabzon 3. Sulh Ceza Mahkemesi’ne gönderilmiştir.

TRABZON 3. SULH CEZA MAHKEMESİ: 8.10.2012 gün ve E:2012/307, K:2012/650 sayı ile, 353 ve 1632 sayılı Yasalarda belirtildiği üzere, sanığa yüklenen eylem nedeniyle sanığı yargılama görevinin askeri yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle ve Yargıtay uygulamasının da, yerel mevzuattaki düzenlemelerin uluslararası antlaşmaya uygun hale getirilinceye kadar uygulamasının devam edeceği şeklinde olduğu açıklanarak görevsizlik kararı vermiş, kararın temyiz edilmeyerek kesinleşmesi üzerine dava dosyası, kendisine gelmekle Yargıtay Cumhuriyet Savcılığı’nca, Mahkememize gönderilmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümünün, Serdar ÖZGÜLDÜR’ün Başkanlığında, Üyeler; Ahmet DURU, Ahmet KARADAVUT, Dilaver KAHVECİ, M. Selçuk GÜNEY, Mesut BUDAK, Levent BİLGİ’nin katılımlarıyla yapılan 04.02.2013 günlü toplantısında;

I-İLK İNCELEME:Yapılan incelemede, usule ilişkin işlemlerde 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun'da belirtilen süre ve biçim yönünden bir eksiklik görülmediği, askeri ve adli yargı yerleri arasında Yasa'nın 14. maddesinde öngörüldüğü biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğduğu anlaşıldığından, esasın incelenmesine oybirliği ile karar verildi.

II-ESASIN İNCELENMESİ: Raportör-Hakim G. Fatma BÜYÜKEREN’in, davanın çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mehmet BAYHAN’ın adli yargı,Askeri Yargıtay Başsavcı Yardımcısı Mehmet Sıdkı KÖK’ün davanın çözümünün adli yargı yerinin görev alanına girdiğine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

353 sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu Ve Yargılama Usulü Kanunu'nun "Askeri Mahkemelerin Görevleri" başlığı altında düzenlenen İkinci Bölümünde yer alan "Genel Görev" başlıklı 9. maddesinde; "Askeri Mahkemeler Kanunlarda aksi yazılı olmadıkça asker kişilerin askeri olan suçları ile bunların asker kişiler aleyhine veya askeri mahallerde yahut askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevlidirler" denilmekte iken, maddenin “….askeri mahallerde….” ibaresi Anayasa Mahkemesi’nin 26.6.2012 tarih ve 28335 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 15.3.2012 gün ve E:2011/30, K:2012/36 sayılı kararı ile iptal edilmiştir.

"Askeri suç" ise, öğretide ve uygulamada;

a) Unsurları ve cezalarının tamamı Askeri Ceza Kanunu'nda yazılı olan, başka bir anlatımla, Askeri Ceza Kanunu dışında hiçbir ceza yasası ile cezalandırılmayan suçlar,

b) Unsurları kısmen Askeri Ceza Kanunu'nda kısmen diğer ceza yasalarında gösterilen suçlar,

c) Türk Ceza Kanunu'na atıf suretiyle askeri suç haline dönüştürülen suçlar, olmak üzere üç grupta mütalaa edilmektedir.

353 sayılı Yasa’nın “Asker kişiler” başlığı altında düzenlenen 10. maddesinin birinci fıkrasında, “Bu Kanunun uygulanmasında aşağıda yazılı olanlar asker kişi sayılırlar:

 …..

C) Milli Savunma Bakanlığı veya Türk Silahlı Kuvvetleri kadro ve kuruluşlarında çalışan sivil personel” denilmekte iken,fıkranın (C) bendi, Anayasa Mahkemesi’nin 1.12.2012 gün ve 28484 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 20.9.2012 gün ve E:2012/45, K:2012/125 sayılı kararı ile iptal edilmiştir.

Bu durumda, usul kurallarının yürürlüğe girdikleri tarihten itibaren öncelikle ve derhal bütün olaylar hakkında uygulanmalarının gerektiği genel hukuk ilkesi karşısında, artık 353 sayılı Yasa’nın 9. maddesi anlamında “asker kişi” olarak kabulü mümkün olmayan sanığın sivil kişi olması nedeniyle 353 sayılı Yasa’nın asker olmayan (sivil) kişilerin askeri mahkemelerde yargılanma koşullarını belirleyen maddeleri ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 3. maddesi yönünden değerlendirme yapılması gerekmektedir.

5530sayılı Yasa’nın 4. maddesi ile değiştirilen 353sayılıYasa’nın13.maddesinde, “Askeri Ceza Kanunu’nun 55, 56, 57, 58, 59, 61, 63, 64, 75, 79, 80, 81, 93, 94, 95, 114 ve 131. maddelerinde yazılı suçlar, askeri mahkemelerin yargı yetkisine tabi olmayan sivil kişiler tarafından barış zamanında işlenirse; bu kişilerin yargılanması, adli yargı mahkemeleri tarafından, Askeri Ceza Kanunu hükümleri uygulanmak suretiyle yapılır”;

5918 sayılı Yasa’yla değişik 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 3. maddesine eklenen ikinci fıkrasında, “Barış zamanında, asker olmayan kişilerin Askeri Ceza Kanununda veya diğer kanunlarda yer alan askeri mahkemelerin yargı yetkisine tabi bir suçu tek başına veya asker kişilerle iştirak halinde işlemesi durumunda asker olmayan kişilerin soruşturmaları Cumhuriyet savcıları, kovuşturmaları adli yargı mahkemeleri tarafından yapılır”;

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 145. maddesinin ikinci fıkrasında da, “Savaş hali haricinde, asker olmayan kişiler askeri mahkemelerde yargılanamaz”denilmiştir.

Bu düzenlemeler gözetildiğinde, sivil kişilerin barış zamanında, Askeri Ceza Kanununda veya diğer kanunlarda yer alan askeri mahkemelerin yargı yetkisine tabi suçları tek başına veya asker kişilerle iştirak halinde işlemeleri durumunda adli yargı yerinde yargılanacakları kuşkusuzdur.

Açıklanan nedenlerle, sanık hakkında açılan kamu davasının adli yargı yerinde görülmesi ve Trabzon 3. Sulh Ceza Mahkemesi’nin görevsizlik kararının kaldırılması gerekmiştir.

SONUÇ: Davanın çözümünde ADLİ YARGI yerinin görevli olduğuna, bu nedenle Trabzon 3. Sulh Ceza Mahkemesi’nin 08.10.2012 gün ve E:2012/307, K:2012/650 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 04.02.2013 gününde OYBİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.

  
6447 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın
Site Haritası
Site Yöneticisi


Avukat Orhan ÇELEN


Korkut Reis Mah. İlkiz Sok.
Fatih Apt. No: 20/14

06430 Sıhhıye-ANKARA
TÜRKİYE           
TEL: 0 542 427 44 72
         0 312 229 97 57

Jandarma subayı iken ANKARA Üniversitesi Hukuk Fakültesini bitirdi ve 1983 yılında sınıf değiştirerek askeri hakimliğe geçti. Askeri savcı, askeri hakim, adli müşavir yrd., disiplin sb.lığı, şb. md.lüğü gibi çeşitli görevlerde bulundu. (E.) Hakim Alb. Orhan ÇELEN; Şubat 1999’da kendi isteğiyle KKK.lığından emekliye ayrıldı. Halen ANKARA Barona kayıtlı olarak serbest avukatlık yapmaktadır.
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi140
Bugün Toplam413
Toplam Ziyaret1411653
Saat
Hava Durumu
Sitemize destek verin
Resimli özlü sözler

Üyelik Girişi